Belin alt bölgesinde bulunan L4, L5, S1, S2 ve S3 sinir köklerinin birleşmesi ile meydana gelen, kalçada yer alan ve coxa olarak tanımlanan leğen kemiğinin içindeki delikli bölgeden geçerek bacağın arka bölgesine uzanır. Diz ekleminde dallara ayrılıp ayağa kadar ulaşarak bu bölgede motor ve duyu fonksiyonlarını oluşturur.
Vücuttaki en önemli, vücudun en uzun ve en geniş siniri olan siyatik sinir ( nervus ischiadicus ), bacağın kuvvetini ve hareketini sağlayan liflere sinyal göndermekle görevlidir. S1 siniri olarak da bilinir.
Siyatik sinirin sıkışması, gerilmesi veya tahriş olması ile ortaya çıkan bacak, kalça ve bel bölgesindeki ağrı ise siyatik ağrıdır. Çoğunlukla tek taraflı başlasa da tedavi edilmediği sürece ilerleyen ve dayanılmaz bir ağrıya dönüşebilir.
Ağrı, uyuşma ve zayıflık ile karakterize edilen sinir ağrısı, kişinin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir.
Obezite, diyabet, gebelik, travma, ağır eşyalar kaldırmak, hareketsiz yaşam, duruş bozukluğu ve ileri yaş gibi çeşitli faktörlerin yanı sıra fıtık veya omurdaki hasarlar siyatik ağrısına neden olabilir.
Siyatik erken tedavi edilmez ise; kalıcı sinir hasarı ve psikolojik sorunların ( depresyon, anksiyete ) ortaya çıkma riski artar. Ayrıca motor ve duyu kaybı, kronik ağrı, mesane ve bağırsak kontrolünde bozulma gibi ciddi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bu durumlar günlük yaşamı ve yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir.
Siyatik ağrısını yönetmeye ve yaşam kalitesini artırmaya yardımcı olabilecek önlemler.
Başlangıç döneminde oluşan hafif şiddetli ağrı, zaman içinde kendiliğinden kaybolsa da ağrı şiddetinin artması veya mevcut ağrının bir haftadan uzun sürmesi durumunda, doğru teşhis ve uygun tedavi için öncelikle bir ortopedi doktoruna başvurmanız gerekmektedir. Hastanın semptomlarına ve tıbbi geçmişine dayalı olarak doktorlar tarafından siyatik tanısı, konur.
Ağrılar bazı vakalarda müdahale gerektirmeden geçebilir. Doktor kişilerden bazı egzersizler yapmasını ister ve ağrıya neden olan hareketleri belirler. Fiziksel muayene sırasında reflekslerin ve kas gücünün kontrolünü yapar. Gerekli gördüğünde sinir uyarım testleri ile sinirlerde anormallik olup olmadığını kontrol eder.
Sinirin tahrişi veya iltihaplanması gibi diğer nedenler, fiziksel testlerde ağrıya sebep olmayabilir. Böyle durumlarda altta yatan sorunun belirlenmesi ve kesin tanının konulması için görüntüleme yöntemleri gerekir.
Doktorunuz; semptomlar ciddiyse, altta yatan daha ciddi bir durumdan şüpheleniliyorsa, hastalığının nedeninin öğrenilmesi için yaygın olarak MR ( Manyetik Rezonans ) görüntüleme, CT ( Bilgisayarlı Tomografi ) taraması veya X-ray ( röntgen ) gibi görüntüleme testleri önerebilir.
Ağrının şiddeti; tedavi sürecini yönlendirir. Bazı vakalarda, ağrı kesici ve kas gevşetici gibi analjezik ilaçlar kullanılırken bazılarında epidural steroid enjeksiyonu gibi yöntemler kullanılabilir.